Bir kıl folikülü ömrü boyunca farklı döngüler halinde büyür. Bunlar anagen faz (aktif büyüme fazı), katagen faz (geçiş fazı) ve telogen faz (istirahat fazı) olmak üzere 3’e ayrılır. Saç dökülmesi, bu fazlarından birinin bozulmasının sonucu oluşur. Normalde, her saç kökü bağımsız olarak döngü yapar, bazı saçlar büyürken diğerleri dökülür. Böylece saçlı derideki kılların yoğunluğu ve saçlı derideki toplam kıl sayısı sabit kalır. Günde 100 ila 150 telojen saç dökülmesi normaldir. Yaygın dökülmenin en yaygın türü, büyüme fazındaki saç foliküllerinin erkenden istirahat fazına geçtiği ve 2-3 ay sonra telojen fazın sonunda saç dökülmesinde gözle görülür bir artışa neden olan Telogen Effluviumdur.
Saç dökülmeleri kıl kökünde kalıcı hasar dokusu bırakanlar (skatrisyel) ve bırakmayanlar (skatrisyel olmayan) olmak üzere ikiye ayrılır. Kalıcı hasar bırakanlar genellikle inflamatuvar süreçler nedeniyle olur. Diskoid lupus eritematozus, liken planus gibi hastalıklar, şiddetli kistik sivilceler, şiddetli mantar enfeksiyonları gibi durumlar saçlı deride ve kıl kökünde hasar yaparak bir daha saç çıkmasını engelleyecek şekilde bir saç dökülmesine neden olur. Kıl kökünde kalıcı hasar yapmayan saç dökülmelerini ise daha sık görülür. Bu tür dökülmelerde saç kökünde bir inflamasyon veya hastalıktan ziyade genetik durumlar veya vücudun genelini ilgilendiren bir durumdan kıl kökleri de etkilenir.
Saç dökülmesi kadında da erkekte de genetik faktörler nedeniyle olabilir ve Androgenik Alopesi olarak adlandırılır. Erkeklerde ilerleyen yaşlarda, kadınlarda ise menapoz sonrası sıklığı artarken günümüzde çevresel faktörlerin de etkisi ile ergenlik çağından itibaren görülebilmektedir. Genetik dökülmeler belirli tipik bir paternde olur. Erkeklerde her iki şakak çizgisinde açılma, alın çizgisinde geriye doğru çekilme, zamanla saçın tepesinde seyrelme ve genel kelleşme görülebilir. Kadınlarda ise daha çok saçın tam tepe bölgesinde merkezden yanlara doğru çam ağacı gibi açılmalar görülür.
Paterne sahip olmayan Telogen Efflivium’da ise mevsimsel değişiklikler, stres, gebelik, travma, kronik hastalıklar, ateşli hastalıklar, ameliyat gibi vücutta stres yaratan uygulamalar, besinsel eksiklikler örneğin ağır diyetler, vitamin eksiklikleri, kansızlık, tiroid fonksiyon bozuklukları, diğer hormonal bozukluklar, karaciğer veya böbrek yetersizliği, bağırsak hastalıkları, çeşitli ilaç tedavileri tetikleyici olabilir. Bu dökülme türünde her iki cinsiyette de homojen bir şekilde saçlı deride tepe bölgesinde seyrelme görülür. Saçı geride sıkı toplamaya bağlı her iki şakak bölgesinde seyrelme, saç çizgisinde geriye doğru çekilme görülebilir. Evde takip ettiğinde günde 100-150 telden fazla saç dökülmesi; muayene sırasında saç çekme testinde 10-15 saç teli gelmesi dökülme adına anlamlıdır.